Güneş'in Gidiş İsitkameti

Mucize İddiası:
Güneş de, kendisi için (tespit edilmiş) olan bir karar yerine doğru akıp gitmektedir. Bu üstün ve güçlü olan, bilenin takdiridir. (Yasin Suresi, 38)
Kuran'da bildirilen bu gerçekler, ancak çağımızdaki astronomik gözlemlerle anlaşılmıştır. Astronomi uzmanlarının hesaplarına göre Güneş, Solar Apex adı verilen bir yörünge boyunca Vega Yıldızı doğrultusunda saatte 720.000 km'lik muazzam bir hızla hareket etmektedir. Bu, kabaca bir hesapla, Güneş'in günde 17 milyon 280 bin km yol katettiğini gösterir. Güneş'le birlikte onun çekim sistemi içindeki tüm gezegenler ve uyduları da aynı mesafeyi katederler.


Reddiyem:

İlk kaynaktaki Gökteki yolları şu linkte açıkladım,aslında linkteki açıklama bu ayet için de geçerlidir ama bu ayet için ayrı bişeyler de söylemem gerek:

Ayet Güneş'in dünya etrafında döndüğü yanlış bilgisi binlerce yıldır bilindiği için ''karar yerine'' doğru gitmeye yoruluyor ki okuyucuda Kur'an'da ''Güneş'in dünya etrafında döndüğü bilgisi yoktur aksine Dünya'nın etrafında dolaşmadığı bilgisi vardır'' izlenimi yaratılabilsin. Önce ayetin farklı meallerine bakalım,sonra bu kaynaklardaki çeviriyi doğru kabul edip sahih hadislerden Muhammed'in bu "karar yeri" açıklamasına geçelim:

Diyanet İşleri: Güneş de kendi yörüngesinde akıp gitmektedir. Bu, mutlak güç sahibi, hakkıyla bilen Allah’ın takdiri (düzenlemesi)dir. 
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2): Güneş de bir delildir ki kendi yolunda akıp gidiyor. İşte bu çok güçlü ve her şeyi bilen Allah'ın takdiridir.
Görüldüğü gibi  ayetin ''kesin,aksi iddia edilemez'' çevirisi ''karar yerine doğru akmak'' olmamakla birlikte yukarıdaki mealler daha sağlamdır. Bunun için kelimeleri tek tek kontrol edelim ve dizilim yapalım:

1.ve eş şemsu: ve güneş
2.tecrî: akar, gider
3.li: için
4.mustekarrin: karar kılınmış, kararlaştırılmış
5.lehâ: ona
6.zâlike: işte bu
7.takdîru: takdir
8.el azîzi: azîz olan, güçlü ve üstün olan
9.el alîmi: alîm olan, en iyi bilen

Görüldüğü gibi ayette bize direk ''karar yerine doğru'' gibi bir anlam verebilecek herhangi bir kelime yok.Ayette belli bir yer,istikamet,yön vb. bile yoktur.
3. li : için
4. mustekarrin : karar kılınmış, kararlaştırılmış
Sadece bu kelimeler var ''karar kılınmış zaman'' da olabilir,''kara kılınmış yer'' de olabilir, Diyanet'in çevirisi gibi ''karar kılınmış yollar'' da veya başka bir şey de olabilir.Zaten yukarıda Diyanet'in ve Elmalılı'nın çevirilerini verdim,birazdan vereceğim linkte farklı anlamlar yüklendiğini de göreceksiniz.Şimdi buna göre biz bir çeviri daha yapalım;
Ve Güneş de karar kılınmış bir zamana(kıyamet) akmaktadır.
Ve Güneş de karar kılınmış bir yere(batış yeri) akmaktadır.
Bu gerçek çevirilere göre ne Vega yıldızı var ne de başka birşey.Bilinen durumlar anlatılıyor.Güneş'in kıyamette yokolacağı da,Güneş'in akşam zamanı batıdan battığı da herkesçe bilinen brşeydir.Farklı mealler için aşağıdaki siteye bakabilirsiniz:

Şimdi mucizeci kaynaklardaki çeviriyi doğru kabul edelim ve bu karar yerinin ne olduğuna dair Muhammed'in açıklamasına bakalım;

Hadis No : 1681
Ravi: Ebu Zerr

Tanım: Güneş batarken Resulullah (sav) ile birlikte mescidde idim. Bana: "Ey Ebu Zerr, biliyor musun bu Güneş nereye gidiyor?" diye sordu. Ben: "Allah ve Resulü daha iyi bilirler!" dedim. "Arşın altına secde yapmaya gider, bu maksadla izin ister, kendisine izin verilir. Secde edip kabul edilmeyeceği, izin isteyip, izin verilmeyeceği zamanın (kıyametin) gelmesi yakındır. O vakit kendisine: "Geldiğin yere dön!" denir. Böylece battığı yerden doğar. Bu durumu Cenab-ı Hakk'ın şu sözü haber vermektedir. (Mealen): "Güneş, duracağı zamana doğru yürüyüp gitmektedir. Bu aziz ve alim olan Allah'ın takdiridir" (Yasin 38).

Kaynak: Buhari, Tefsir, Ya-sin 1, Bed'u'l-Halk 4, Tevhid 22, 23; Müslim, İman 250, (159); Tirmizi, Tefsir, Y
Muhammed'e göre Güneş akşam olunca Arş'ın altında secde etmeye gidermiş.Ve burada karar verilirmiş Güneş'in tekrar doğup doğmayacağına ve kıyamet günü Güneş'in batıdan doğmasına karar verilecekmiş.Tabiki bu bilimsel olarak yanlış bir bilgidir.Yukarıda ayetin orjinalini inceledik ve ''kara yeri'' anlamına gelen herhangi bir kelime olmadığını gördük.Eski mealciler ayete bu hadise dayanarak ''karar yerini'' eklemişlerdir.Şimdi şöyle iki tane seçenek çıkıyor karşımıza:

1.Mucizeciler ayete bu hadis ışığında ''karar yeri'' eklendiği için bu hadisi de kabul edip bilimle adeta mücadeleye girişecekler.

2.Ayetin orjinaline uyup yukarıdaki gerçek anlamları kabul edecekler ve bunu bilimsel mucize diye lanse ettikleri için özür dileyecekler.

Ne yazıkki bu iki seçenekten başka seçenek bulunmamaktadır.